Kılıçdaroğlu, ABD ve FETÖ’nün Ortak Projesidir

15 Temmuz darbe girişimi ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun aslında FETÖ ile ABD’nin ortak projesi olduğunu söyleyen siyasetçi Savcı Sayan, önemli açıklamalarda bulundu. Sayan; “Kılıçdaroğlu bir projeydi. FETÖ’nün paraleli bir projeydi. Çünkü siyasal bir taraftan Türkiye’yi yok etmek istiyorlardı” dedi.

Siyasetçi Savcı Sayan 15 Temmuz darbe girişimin arkasındaki sır perdelerini birer birer Aksam.com.tr’ye açıkladı. ABD ve FETÖ’nün ortak Türkiye projesinin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu olduğunu dile getirdi. Türkiye’yi siyasi anlamda bertaraf etmek ABD ve FETÖ’cü çete bunun için CHP’yi kullandığını ve FETÖ’nün paraleli projesi olan Kılıçdaroğlu ile bunu başardıklarını açıkladı. Sayan; “Siyasal bir taraftan Türkiye’yi yok etmek istiyorlardı. FETÖ’yü bir yere yerleştirmek istiyorlardı. Bir yerden DEAŞ’la irtibatlaştırmaya çalışıyorlardı. PKK olayı vardı. Bir taraftan da siyasi anlamda ana muhalefeti dizayn edip FETÖ’nün hizmetine Amerika’nın hizmetine sokmak istediler. Bunu da Kılıçdaroğlu’yla başardılar.” ifadelerini kullandı.  

Öte yandan FETÖ, uluslararası siyasi arenada CHP’yi kullanarak Türkiye’yi itibarsızlaştırma yoluna gittiğini ve uluslararası topraklarda CHP’nin ülke için söylediği söylemler ülkenin aleyhine delil olarak kullandığına değinerek şu ifadelerde bulundu. “Türkiye dışarıda itibar kaybediyor. Uluslararası topraklarda CHP’nin ülke için söylediği söylemler ülkenin aleyhine delil olarak kullanılıyor. Zaten bu ekip bunun için kontrol ediyor. CHP, FETÖ’nün kontrolündedir ona göre çalışıyorlar” söylemlerinde bulundu.

15 Temmuz gecesi darbe girişiminden nasıl haberdar oldunuz?

15 Temmuz gecesi tesadüfen köprüdeydim Avrupa’dan Anadolu’ya geçmek için ailemle gidiyordum. Köprünün son çıkışından çocuğun ağlaması üzerine sol çıkıştan aşağıya indim. Çok kalabalıktı tabi darbe olduğunu bilmiyorduk trafiğin ağır gitmesinden dolayı. Aşağıya Dolmabahçe’ye indiğimizde orada bazı arkadaşların söylemesiyle öğrendim. Öğrendiğimde saat 23.00’e doğruydu. Hemen orada “Gün namus günüdür namusa sahip çıkma günüdür reise sahip çıkma günüdür geri dönen alçaktır” tweetini attım. Ailemi Dolmabahçe’de arkadaşımın bulunduğu bir otele yerleştirdim. Kendim daha sonra meydanlara çıktım.

Ailenizi otele bırakıp sokaklara indiğiniz zaman korkmadınız mı?

Korkmadım. Allah başka bir cesaret veriyor. Başka bir zamanda olsa belki korkacaktım daha çok tedirgin olacaktım. Ama orada gözüm hiçbir şeyi görmedi. Tabi polisin tüfeğine elimi attım dedim alayım mı sonra o polis arkadaşla beraber gittik. Hiç korkmadım korku gibi bir şey aklıma gelmedi.

15 Temmuz darbe girişiminin arkasında kim var?

Batılı güçler var. Türkiye’yi istemeyen, Türkiye üzerinde oyun oynamak isteyen, Müslümanların moral merkezi Türkiye’yi yok etmek isteyen, tarih boyunca ıstırap yaşatmak isteyen Osmanlıdan öcünü almak isteyen bütün güçler ABD’nin önderliğinde bu örgütün bu gücün arkasında idiler. Fakat geçmiş darbelere baktığınızda tüm bu darbeleri kendilerinin tezgahladığını kendileri itiraf etmişlerdir. 12 Eylül’de bizim çocuklar başardı demişti bu sefer onların çocukları değil bizim çocuklarımız kazandı.

Yani 15 Temmuz darbe girişiminin arkasında hangi güçler var?

Kesinlikle. Net açıkça söylüyorum Amerika ve İngiltere var.

Milletin bu kararlı direnişinde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın tavrı nasıl bir rol oynadı?

Lider çok önemli. Halk liderini bekledi ağzından çıkan kelimeleri dinlemek istedi. Liderinin cesaretini ölçmek istedi.

‘HALK RECEP TAYYİP ERDOĞAN’A LAYIKTIR’

Siz ne zaman duydunuz Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sokağa çıkın çağrısını?

Cumhurbaşkanı Erdoğan sokağa çıkın çağrısı yaptığı zaman sokaktaydım. Telefondan televizyonları izlerken CNN ekranından izledim Cumhurbaşkanın çağrısını. Hani bir söz vardır “Lider taşın arkasına saklanırsa, halk dağın arkasına saklanır” gibisinden dolaysıyla lider cesaretliydi. Mertti yiğitti ülkesini bırakıp kaçmadı. Şapkasını alıp kaçmadı. Kefenini giydi riskli işgal edilmiş havaalanına ölümüne iniş yaptı. Bütün halkta bunu gördü. Halk Recep Tayyip Erdoğan’a layıktır. Recep Tayyip Erdoğan’da bu halka layıktır.

15 Temmuz darbe girişiminden ne anlam çıkarmalıyız?

15 Temmuz darbe girişimi değildir bir işgal girişimidir. Darbenin de bir amacı vardır. Ben devleti, ülkeyi daha iyi yönetirim iddiasında bulurlar genelde. 12 Eylül bir darbedir Türkiye’yi siyasal alanda bertaraf etmek kendi millet anlayışını uygulamak. Bu darbedir buna baktığımız zaman. Darbeler çok kötüdür, demokrasi düşmanıdır. Ama bu farklı bir şey darbenin üstünde bir şeydir, Türkiye’yi işgal girişimidir. Türkiye’yi parçalama girişimidir. Dolayısıyla buna işgal diyoruz. Bugün bu işgal girişimi başarılı olsaydı. Ertesi gün Türkiye Cumhuriyeti diye bir devlet bulamayacaktınız. 4’e 5’e bölünmüş Irak yada Suriye gibi iç savaş durumuna gelmiş bir ülke olarak karşı karşıya gelecektik.

2.Darbe söylentilerinin altında yatan temel sebep nedir?

Onların kendi yandaşlarını tatmin, kendi yandaşlarını itirafçılardan korumak. Kendi motivasyonları gereği ayakta tutmak Türkiye’yi tedirgin etmek.

FETÖ’NÜN AMACI KAÇIŞLARI KONTROL ETMEK

Uyuyan hücreler mi var?

Tabi uyuyan hücrelerden ziyade uyanık hücreleri ne yaptı ki uyuyan hücreleri ne yapacak. Bu saatten sonra uyuyan hücreymiş, biz canlı hücreleri gördük. Bize o saldıran mikroplarını gördük virüslerini gördük kanser hücrelerini gördük. Türk halkı imanıyla vicdanıyla lideriyle onları bertaraf etti. Asıl amaçları tedirginlik yaratmak güvensizlik yaratmak ekonomik alanda Türkiye’yi küresel ağda yok etmektir. Diğer taraftan kendi yandaşlarına motivasyon vermek içeride kalanların dışarıya kaçışlarını sağlamaktır. Biz bittik artık teslim olalım diyenlere umut olmasını engellemek. Kendi gücünü güçlü tutmaya yönelik bir hamledir. Boşuna bir hamledir.

CIA FETÖ’YÜ EĞİTTİ

15 Temmuz darbe ve işgal girişiminin politik hedefi neydi?

Üst aklın diğer yok ettiği Müslüman ülkeleri gibi yapmaktı. Bölmekti parçalamaktı küçük devletler haline getirmekti. Burada FETÖ’yü kullandılar. Yıllardır eğitiyorlardı. CIA bunları eğitiyordu ve birleştiriyordu. Bütün ülkelere yayıldılar bizim inancımızı kullandılar dinimizi kullandılar. Bizim kutsal değerlerimizle bize saldırdılar ve kutsal değerler işin içinde olduğu için biraz kör davrandık onları geç fark ettik. Koyun postu giymiş kurtlarmışlar biz geç öğrendik.

CUMHURBAŞKANI DELİKANLICA HAREKET ETTİ

FETÖ’cü çete 15 Temmuz gecesi neden başarılı olamadı?

Onların bir hesabı varsa Allah’ında bir hesabı var. Allah’ın desteği milletin birlik beraber içinde hareket etmesi Recep Tayyip Erdoğan’ın yiğitçe delikanlıca hareket etmesidir. Bunların üçü bir araya geldi ve bu hareketi püskürttü.

Eğer 15 Temmuz darbe girişimi gerçekleşseydi Türkiye’yi nasıl bir tablo bekliyor olacaktı?

Türkiye diye bir devlet kalmayacaktı. Bütün insanlar kardeşlerini vuruyor öldürüyor ekonomi çökmüş olacaktı.

DÜNYANIN GÖZÜ TÜRKİYE’DE

12 Eylül gibi mi?

Hayır. 12 Eylül’den daha beter olacaktı. 12 Eylül’de devlet darbe yaptı devletin güçleri ama ülkeye hakim oldular. Bir iç çatışma yani sokak çatışması yoktu. Bunu da istemiyorlardı zaten bu seferki işgal girişimi öyle değildi. Eğer işgal girişimi gerçekleşmiş olsaydı. Suriye’den beter olacaktı. Mezhep savaşları başlayacaktı. Türk-Kürt savaşı başlayacaktı. Müslüman-Hristiyan savası başlayacaktı. Biz bir Lübnan, Filistin, Beyrut ve Suriye gibi bir ülke değiliz. Daha çok dünyanın göz diktiği bir coğrafyadayız. Boğazlarımızla Asya’yı Avrupa’ya bağlayan önemli bir ülkeyiz.

FETÖ’YÜ TEMİZLEMEK KOLAY DEĞİL

Darbe girişimi soruşturmasını yürüten savcılar darbe girişiminden tutuklanıyor. Bunun önüne geçmek için ne yapmak gerekiyor?

Bunlar matruşka bebekleri gibi birini açıyorsun aynısı çıkıyor diğerini aynısı çıkıyor. Bunlar devletin her yerine matruşkalar gibi yerleşmişlerdir. Birini öldürdüğünüz zaman diğeri çıkıyor. Bunları temizlemek çok kolay birşey değil. 30-40 yıldır yerleşen insanları 30-40 günde yok edeceğim diye bir sistem bulamazsınız. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın arkasına adam yerleştirecek kadar güçlü örgütü 1 günde 3-5 tane hakimle savcıyla yada 3-5 tane şerefli namuslu polis memuruyla yok edecek diyorsak yanılırız. Bu yol meşakkatli bir yoldur. Ama önemli olan kararlılıktır önemli olan yola devamlılıktır önemli olan dürüstlüktür. Asıl olarak liderin aldığı pozisyondur.

TİYATRO DİYENLER AKILDAN YOKSUNLARDIR

15 Temmuz gecesinde 250 kişinin şehit edildiği 2500 kişinin yaralandığı darbe girişimine tiyatro diyen bir takım sözde insanlar var. Bunlara değerlendirmeniz nedir?

Bununla ilgili değerlendirmemi televizyonda böyle söyleyenlerin sülalesinden başlayarak bütün 77 sülalelerine en ağır hakaretlerde bulundum. Cevabı verdim. Bunlarda ne iman var, ne vicdan var, ne haysiyet var, ne onur var, ne insanlık var. Böyle bir tiyatroyu istesen de yazamazsın. Böyle bir tiyatroyu istesen oynayamazsın. Türk halkının imanında vicdanında böyle bir şey olması imanlı vicdanlı bir liderin böyle yapması akla ziyandır bunu düşünen akıldan yoksundur. Bir kısmı da algı operasyonu yapmak istiyor şimdi başladılar tenzilatlara.

Kime hizmet ediyorlar peki?

Onları harekete geçirmek isteyen güçlerin organizasyonudur. Yani onları 30 yılda Türkiye’de besleyip büyüttü hatta Türkiye’nin dışındaki ülkelere besletip büyütüp kutsal değerlerimizle ülke düşmanları haline getirdikleri oyuncağı olan alçakların tekrar bir oyunla bir araya gelmesini sağlayan bir algı operasyonudur. Dolayısıyla en ufak kelimeyle onlara küfür ediyorum başka bir şey değil.

TÜRKİYE’NİN PARÇALANMASINI İSTİYORLAR

Genel olarak 15 Temmuz kalkışmasına ilişkin Batı’nın takındığı tavra ne dersiniz?

Batıya yakışan bir tavır olarak değerlendiriyorum. Çünkü batı Türkiye’nin bölünmesini parçalanmasını istiyordu. Onun için FETÖ’yü PKK’yı devreye koymuştu. Batı ne kadar ayak oyunu yapsa da onların gerçek niyetlerini öğrendik. Batının bu konuda kararlı olduğunu gördüm. Batı kendisine yakışanı yapıyor. Batıdan zaten daha asil bir harekette beklenemezdi. Zaten asil bir hareket beklemekte saftiriklik olur. Batıdan sadece kan emici vampirlikten fazlasını beklemek olmaz. Batı kendisine yakışanı yapmıştır ve kendine yakışanı yapmaya devam edecektir.

AMERİKA GÜLEN’İ ÖLDÜRECEK YADA İŞE YARAMAZ HALE GETİRECEK

Fethullah Gülen’in bu belgelere rağmen Türkiye’ye teslim edilmemesinin altında yatan neden nedir?

Edilmez, edilemez, edilebilemez. Çünkü Amerika besledi büyüttü, onu bir figür olarak kullandı, bir sembol olarak kullandı. Müslüman aleminin coğrafyasında bütün gariban ülkeleri dizayn ettirdi. FETÖ’nün okulları CIA’nın karakol ve iletişim merkezi olarak çalıştı. Bütün sırları bilen bir adamdır. Türkiye’ye geldiğinde bunların çorap söküğü gibi ortaya döküleceğini bildiği için oyalıyor. Ya öldürecek yada başka ülkeye kaçmasını sağlayacak. Yada işe yaramayıp öyle Türkiye’ye teslim edebilir. Bunun dışında Amerika’dan fazla bir şey beklemenin anlamı yoktur. Aramızda suçluları iade anlaşması vardır. İstediğimiz gün bize iade etmek zorundaydı. Amerika ayak diretiyor çünkü kendisi büyüttü. Siz bir istihbarat  örgütü iseniz kendi ajanınızı başka ülkeye verir misiniz? Bu böyle bir şey Türkiye bunların gerçek yüzünü görmüştür. Bunların Türkiye’ye ihanetini görmüştür. Bunlar daha değişik oyunlar deneyeceklerdir. Bunların canlı hücreleri hiçbir şey yapamadı uyuyan hücreleri hiçbir şeye yaramayacaktır. Türk halkı imanıyla vicdanıyla birliğiyle beraberliğiyle bu işin üstesinden gelecektir.

FETÖ’CÜLERİ İDAM ETMEMİZ GEREKİYOR

Genel çerçevede 15 Temmuz hakkında ne düşünüyorsunuz?

Genel olarak insan ilk etapta çok duygusal düşünüyor. Ama devletin duygusal bir düşünme lüksü olamaz. Ben Savcı Sayan olarak o gece elime geleni keserdim asardım yok ederdim.  Ama devlet bunu yapamadı devlet hukukun üstünlüğüne inanıyor. Dolayısıyla devlet bunları ayıklayacaktır. Suçluları kesinlikle cezalandıracaktır. İdamdan yana bir vatandaşım, onların mutlaka idam edilmesi gerekiyor. Çünkü Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan sonra birileri çıkıp bunları tekrar Türkiye’nin başına bela etmesi için ortaya salacaktır. Zincirini koparmış köpekler gibi bunlar bizi ısırmaya devam edeceklerdir. Çünkü Cumhurbaşkanı Erdoğan’da ölümlü bir insandır. Dolayısıyla bu şiddetle, yenilmişlik duygusuyla içerde olan bu insanlar Erdoğan’dan sonra gelen birisini batıya boyun eğerek, dışarıya salması ülkenin 100-200 yıl daha kaybetmesidir. O şehitlerin ailelerine bunları feda edecektir. Ülkede büyük bir baskı ve zulüm başlatacaklardır. İşkence uygulayacaklardır. Bunların hemen idam edilmesi gerekiyor. Bunların yaptığı suç ortadadır. Mağduriyet politikasını bize kimse dayandırmasın.

KILIÇDAROĞU, ABD VE FETÖ’NÜN ORTAK PROJESİDİR

Kılıçdaroğlu’nun samimiyetsizliği ortadadır. Kılıçdaroğlu zaten bir projeydi. FETÖ’nün paraleli bir projeydi. Çünkü siyasal bir taraftan Türkiye’yi yok etmek istiyorlardı. FETÖ’yü bir yere yerleştirmek istiyorlardı. Bir yerden DEAŞ’la irtibatlaştırmaya çalışıyorlardı. PKK olayı vardı. Bir taraftanda siyasi anlamda ana muhalefeti dizayn edip FETÖ’nün hizmetine Amerika’nın hizmetine sokmak istediler. Bunu da Kılıçdaroğlu’yla başardılar. Çünkü başka hiç kimse alevi bir genel başkan olmasaydı CHP’yi fetre yakınlaştıramazdı. Eğer Sünni bir genel başkan CHP’yi FETÖ’ye bu kadar yakınlaştırmış olsaydı FETÖ’nün milletvekilleri ve danışmanlarıyla iş tutmuş olsaydı. Alevi kardeşlerimiz o genel merkezi yakarlardı. Kılıçdaroğlu’nu oraya getirerek Alevi vatandaşlarımızı yanılttılar. Nasıl ki Fethullah Gülen bizim kutsal değerlerimizi kullanarak, muhafazakarlık üzerinden ülke düşmanlarını bize saldırttılarsa, farkında olmadan Alevi kardeşlerimize de aynı oyunu oynadılar. Kılıçdaroğlu’yla Alevi kitleyi hassas noktalardan bertaraf ettiler. Dolayısıyla Kılıçdaroğlu bugün çıkıp “Suçsuzsan gelirsin Türkiye’ye yargı önüne çıkarsın. Gelmiyorsan suçlusun o zaman” sözü bir felaket. Kılıçdaroğlu FETÖ’nün suçlu olduğuna inanmıyor. Halen bir hak veriyor suçlu musun suçsuz musun. Yahu bütün dünya biliyor. Belgeler var yakalananlar var. Biraz önce tiyatro var dedik. Bugüne kadar yakalananlardan hiç birisi ifadelerinde, bir tanesinden bile “Ya biz bunu Tayyip Erdoğan’ın emriyle yaptık, bir düzenleme yaptık, genel kurmay başkanının tezgâhıydı” gibi tek kelime duydunuz mu? Yok. Ama binlercesi FETÖ’nün bağını anlatıyor Bylock’u anlatıyor imamları anlatıyor.

BAHÇELİ GÖREVİNİ HAKKIYLA YERİNE GETİRİYOR

Devlet Bahçeli’yi çok doğru buluyorum devlet adamı görevini yerine getiriyor. İsmiyle muhasama bir şekilde yerine getiriyor. Bir vatandaş olarak FETÖ büyük bir belaydı, büyük bir kayaya çarptı, imanlı vicdanlı Türk halkına çarptı. Herkes bizim kadar şanslı olmayabilir. Bu saatten sonra Türk halkının çok daha hassas çok daha dikkatli olacağını biliyorum. Devlet görevlilerinden bunları çok iyi bir şekilde organize edip temizlemesi vardır. Halen içimizde FETÖ’cüler vardır. Kritik bölgelerde olabilirler. FETÖ’cü olmayan arkadaşlarımızı FETÖ’cü diye ilan edebilirler. Bunun içinde dikkatli olmalıyız.

Bunun için ne yapmak lazım?

Devlet kontrol mekanizmasını 7-8 bölgede ayrı ayrı veriler toplayarak olmalı. Sadece bir yerden aldığı bilgilerle değil birbirleriyle örtüşen bilgileri üst üste koyarak ortaya çıkarması lazım.

SADECE DEVLET DEĞİL HALKTA ÇALIŞMALI

Peki bunların başındaki isimlerin FETÖ’cü olmadığını nereden biliyoruz?

Komisyonların tekrar değişmesine bağlı, tekrar kendini çek etmesine bağlıdır. Ayrı ayrı Komisyonlarda ayrı ayrı kişilerin değiştirip değiştirip ve mutlaka bir yerden açık verecektir. Ama bu hiç yoktur anlamına gelmez. Nitekim vardır bunlara dikkat etmek lazım. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın arkasına yaver sıkıştıran bir yapı bir komisyonun başına kendi adamını getirir ki daha 2 gün önce cumhuriyet savcısı Bylock kullanıyor ama Bylock’u kullananı araştırıyor. MİT çalışıyor devlet denetleme kurumu çalışıyor Emniyet çalışıyor ama bu yetmez halkta çalışmalı. Görevden alınanlar var eğer suçlu değilse görevleri iade edilecektir suçlu ise cezasını çekecektir.

CHP FETÖ’NÜN REHİNESİDİR

Türkiye dünyayı karşısına almış zulme karşı çıkan bir ülke. Bir yandan dev projelere imza atarken dünyanın gözü Türkiye’de olmasına rağmen tüm saldırılara karşı boyun eğmediği açıkça ortadadır. Türkiye-Rusya ilişkileri diğer yandan Fırat Kalkanı Hareketı ve büyük Musul operasyonu derken Türkiye’nin ana muhalefet partisi CHP parklarla, halı sahayla uğraşıyor. CHP’nin bu tutumuna ne dersiniz?

Türkiye’nin en büyük handikabı budur. Topal ayağı budur. Bir taraftan dünya ile mücadele eden bir iktidar, diğer tarafta 2 numara ana muhalefet otlarla uğraşıyor, parklarla uğraşıyor, ot olmayan yerleri yeşil boyayla yeşillendiriyor, Atatürk’ün maskı ile uğraşıyor, Anıtkabir’in etrafındaki parklarla uğraşıyor. Sadece iktidarın park ve bahçeler genel müdürü gibi vazife benimsemiş. Bence onlara o görev verilmeli devletin içinde hükümet park ve bahçelerden sorumlu genel müdür deyip genel merkezini taşımalı Cumhuriyet Halk Parti’side o levhasını arşive kaldırıp park ve bahçeler genel müdürlüğü tabelasını asmalı. Bu daha sağlıklı iyi bir çözüm olur. En azından başkası hakikaten Türkiye’deki muhalefet boşluğunu doldurur. Dışarıda Türkiye’ye destek olur içerdede mücadele eder, halka gider halk kimi seçerse o iktidar olur. Türkiye için çok önemli demokrasi için çok önemli Türkiye’nin demokrasisi CHP yönetiminden dolayı çok büyük zararlar görüyor. Türkiye dışarıda itibar kaybediyor. Uluslararası topraklarda CHP’nin ülke için söylediği söylemler ülkenin aleyhine delil olarak kullanılıyor. Zaten bu ekip bunun için kontrol ediyor. FETÖ’nün kontrolündedir ona göre çalışıyorlar. Rehin almışlar onları, rehinelerdir FETÖ’nün elinde, rehine bir adamın yapacağı şey nedir? Cezaevindeki adamlar ne yapıyor? Dolap yapıyor kapı yapıyor pencere yapıyor herhalde baraj yapacak projeler üretmiyor. CHP’de şu an rehine olduğu için cezaevindeki adamlar gibi maketten uçak yapar park yapar park malzemeleri üretir, bunlar Türkiye’nin enerjisini alıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan gibi bir dünya liderinin gerçekten engeli oluyor inşallah en kısa sürede Türkiye’de bir ana muhalefet partisi olur. Kılıçdaroğlu ve ekip arkadaşları CHP genel merkezinde park ve bahçeler genel müdürü olarak ki görüyoruz ondada başarılı olamıyorlar, ot dikeceklerine yeşil boyayla etrafı boyuyorlar görenlerde desin ki buralar yeşil. İşte böyle yapmacık bir hikayeleri var. Allah bu ülkeyi onlardan korusun.

You may also like...